Joker'in kadın olması fikri aslında 1990'lı yıllarda yayınlanan üç sayılık Batman: Thrillkiller ve Tangent Comics'e ait tek sayılık The Joker hikayesinden beri vardı. Ancak bu fikir okuyucular arasında beş sayılık Flashpoint hikayesiyle birlikte popülerleşti çünkü bu ana hikayeye bağlı üç sayılık Batman: Knight of Vengeance yan hikayesi beklenmedik bir arka plan hikayesi sundu. Bunun dışında ana süreklilikte Harley Quinn, Duela Dent veya Punchline gibi karakterler de birer Joker alternatifi olarak okuyucu karşısına çıktı.
Batman v Superman: Dawn of Justice (2016) filminden itibarense hayranlar DC Genişletilmiş Evreni hikayesinin Flashpoint ile sonlanacağını tahmin ederek Martha Wayne rolündeki Lauren Cohan'ı ilerleyen yılların Joker'i olarak düşünmeye başladı ve beklenti içine girdi. The Flash (2023) filmiyle hayranların tahminleri kısmen gerçekleşse de orijinal hikayeye sadık kalınmadığı için Cohan hiçbir zaman bu rolde görünmedi.
Liste Detayları: Öncelikle listeye DC Comics Genişletilmiş Evreni (DCEU) ve Marvel Sinematik Evreni'nden (MCU) başrol oyuncuları eklenmedi. Ayrıca liste yaş sırasına göre düzenlendi.
10)Helena Bonham Carter
Hiçbir oyunculuk eğitimi almayan Helena Bonham Carter, reklam filmleriyle oyunculuğa başladı. A Room with A View (1985) ile hem beyaz perdeye adım atan hem de Daniel Day-Lewis ile başrolü paylaşan Carter'ın küresel çapta tanınmasını sağlayansa The Wings of Dove (1997) ve Fight Club (1999) filmleri oldu. Önceki filmlerinde pek çok prestijli ödüle aday gösterilse de The King's Speech (2010) ile BAFTA'da ''En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu'' kategorisinde ödül kazandı. Özellikle Fight Club (1999) filmindeki Marla Singer, Sweeney Todd: The Demon Barber of Fleet Street (2007) filmindeki Bayan Lovett ve Harry Potter serisindeki Bellatrix Lestrange rolleri nedeniyle kadın bir Joker'i canlandırması için hayranların en popüler adayı olan Carter, 1990'lı yılların başında ünlü palyaço Philippe Gauiler'den palyaçoluk eğitimi aldı.
9)Lauren Cohan
Casanova (2005) filmiyle oyunculuk kariyerine başlayan Lauren Cohan, öncelikle Supernatural dizisindeki Bela Talbot rolüyle dikkatleri üzerine çekti. Ardından Death Race 2 (2010) gibi bazı filmlerde yer alsa da ikinci dikkat çeken rolü The Vampire Diaries dizisindeki Rose oldu. Ancak esas çıkışını 2011 yılında kadrosuna dahil olduğu çizgi roman uyarlaması The Walking Dead ile gerçekleştirdi ve performansıyla çeşitli ödüllere aday gösterildi. Bu süreçte Batman v Superman: Dawn of Justice (2016) filminde kısa bir Martha Wayne rolüyle izleyici karşısına çıktı. Bu filmden itibarense gerçekleşmesi muhtemel bir Flashpoint hikayesi için kendisini Joker olarak resmeden görüntüler internetin her yanını sardı ve bu konuda oldukça yüksek bir beklenti oluştu. Cohan, yer aldığı son DC Comics uyarlaması Catwoman: Hunted (2022) animasyon filmindeyse Julia Pennyworth karakterine sesiyle hayat verdi.
8)Bonnie Morgan
Sirk sanatçılarından oluşan bir ailede büyüyen Bonnie Morgan, palyaço ve kontorsiyonist olarak sahne aldı. Bunun yanında çocukluğundan beri eğlence sektöründe olan Morgan, herkesçe bilinen yapımların pek de bilinmeyen bir oyuncusu oldu. Henüz çocukken Boy Meets World dizisinde Topanga Lawrence rolüne seçilse de sonradan yeterince güzel olmadığı gerekçesiyle kadrodan çıkarıldı ve yerine Danielle Fishel getirildi. Bazı hayranlarca yetenekleri ve deneyimi nedeniyle Joker adayı olarak görülen Morgan, her ne kadar korku türüyle adından sıkça söz ettirse de, Hellboy II: The Golden Army (2008) filminde dublörlük yaparak çizgi roman uyarlamalarına adım attı.
7)Kate McKinnon
Çocukluğunda müziğe ilgi duysa ve bu alanda eğitimler alsa da oyunculuğa olan yeteneği keşfetmesinin ardından Kate McKinnon bu alana yöneldi. Columbia Üniversitesi'nde okuduğu süreçte de komediyle ilgilenen McKinnon, tiyatro alanında mezun olduktan sonra skeç komedisine odaklandı ve Saturday Night Live şovundaki skeçleriyle dikkatleri üzerine çekti. Başarısız Ghostbusters (2016) filmindeki başarılı performansıyla geniş çapta tanınır hale gelen Kate McKinnon, diğer yandan çeşitli animasyonlarda seslendirmeler yaptı ve DC League of Super-Pets (2022) animasyon filminde Lulu karakterine sesiyle hayat vererek çizgi roman uyarlamalarına adım attı.
6)Jena Malone
Hiçbir oyunculuk eğitimi almadan başladığı kariyerinde Bastard Out of Carolina (1996) ile sinemaya hızlı bir adım atan Jena Malone, Hope (1997) adlı televizyon filmiyle Altın Küre Ödülleri'nde ''Bir Mini Dizi veya Televizyon Filminde En İyi Kadın Oyuncu'' kategorisinde aday gösterildi. Ayrıca gişede başarısız olsa da sonradan kült bir film haline gelen Donnie Darko (2001) filminde yer aldı. Çizgi roman uyarlamalarına adım attığı Batman v Superman: Dawn of Justice (2016) filminde Robin veya Batgirl rolünde yer alacağı iddialarıyla gündeme gelen Jena Malone, çok daha kısa ve önemsiz bir rolle izleyici karşısına çıktı ve bu durum hayranlarda hayal kırıklığı yarattı.
5)Rooney Mara Phoenix
Kardeşi Kate Mara gibi bir oyuncu olmak istediğini karar verdikten sonra, New York Üniversitesi'nde okurken çeşitli öğrenci filmlerinde yer alan Rooney Mara Phoenix, ilk defa kardeşinin de rol aldığı Urban Legends: Bloody Mary (2005) filmiyle sinemaya adım attı. Çeşitli küçük rollerin ardından Tanner Hall (2009) filmiyle ilk kez başrol olan Mara, A Nightmare on Elm Street (2010) ile geniş çapta tanınırlık sağladı. Çok geçmeden The Girl with The Dragon Tattoo (2011) filmindeki performansıyla Akademi Ödülleri ve Altın Küre Ödülleri başta olmak üzere çeşitli organizasyonlarda ''En İyi Kadın Oyuncu'' kategorilerine aday gösterildi ve film, oyuncunun kariyerinde bir dönüm noktası oldu. Carol (2015) ile yine prestijli pek çok organizasyonda çeşitli ödüllere aday olurken, Cannes Film Festivali'nde ''En İyi Kadın Oyuncu'' kategorisinde ödül kazandı. Joker: Folie à Deux (2024) filminde Harley Quinn rolüyle eşi Joaquin Phoenix'e eşlik edeceği dedikoduları ortaya atılsa da bu söylentiler gerçekleşmedi.
4)Phoebe Waller-Bridge
Kraliyet Dramatik Sanatlar Akademisi mezunu olan ve kariyerine tiyatroyla başlayan, oyunculuğun yanında senarist ve yapımcılığıyla da adından söz ettiren Phoebe Waller-Bridge, özellikle Fleabag dizisiyle küresel anlamda tanınır hale geldi ve aynı diziyle BAFTA'da ''Komedi Türünde En İyi Kadın Performansı'' ve Altın Küre Ödülleri'nde ''Müzikal veya Komedi Türündeki Bir Dizide En İyi Kadın Oyuncu'' ödüllerini kazandı. Ekran karşısında olmadığı Killing Eve dizisiyle de senaryo kategorilerinde pek çok ödüle aday gösterildi. Solo: A Star Wars Story (2018) filminde oyuncu olarak da yer alan Phoebe Waller-Bridge, son James Bond filmi No Time to Die (2021) filminin senaryo yazarlarından biriydi.
3)Janelle Monáe
Amerikan Müzik ve Drama Akademisi'ndeki eğitimini özgünlüğünü ve yaratıcılığını kaybedeceği endişesiyle yarıda bırakan Janelle Monáe, müzik kariyerine 2003 yılında kendi imkanlarıyla yayınladığı albümüyle başladı. Müzik kariyeri boyunca adından sıkça söz ettiren ve Grammy Ödülleri başta olmak üzere farklı organizasyonlarda çeşitli ödüllere aday gösterilen Monáe, Rio 2 (2014) animasyon filminde Dr. Monae karakterini seslendirerek sinemaya adım attı. Yer aldığı Glass Onion: A Knives Out Mystery (2022) filmi için verdiği bir röportajda, sevdiği DC Comics karakterlerinin Riddler ve Joker olduğunu açıklayan Monáe, başarılı yapımlarda dikkat çeken rollerle izleyici karşısına çıktı.
2)Emma Stone
Akademik olarak oyunculuk eğitimi almasa da çocukluğundan itibaren özel eğitimler alan Emma Stone, televizyonda başlayan kariyerinin ardından Superbad (2007) ile beyaz perdeye adım attı. Easy A (2010) filmiyle Altın Küre Ödülleri'nde ''Müzikal veya Komedi Filminde En İyi Kadın Oyuncu'' kategorisine aday gösterilen Stone, The Amazing Spider Man (2012) ve devam filminde Gwen Stacy rolünü canlandırdı ve bu rol oyuncuya geniş çapta tanınırlık sağladı. Kariyerinde bir dönüm noktası olan Birdman (veya Cahilliğin Umulmayan Erdemi) (2015) filmiyle Akademi Ödülleri, Altın Küre Ödülleri ve BAFTA'da ''En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu'' kategorilerinde aday gösterilen oyuncu, La La Land (2016) ile yine aynı organizasyonlarda ''En İyi Kadın Oyuncu'' kategorilerinde ödüller kazandı. Ayrıca Stone'un başrolde olduğu Cruella (2021) ile Joker (2019) benzer temayı işleme açısından izleyiciler tarafından sıklıkla karşılaştırıldı.
1)Kristen Stewart
Öncesinde birkaç küçük rolle televizyon ve beyaz perdede kendine yer bulan Kristen Stewart, Panic Room (2002) ile ilk önemli rolünü elde etti. Henüz on dört yaşındayken Catch That Kid (2004) ile başrol olan Stewart'ın geniş kitlelerce tanınmasını sağlayansa Twilight (2008) ve devam filmlerinde canlandırdığı Bella rolü oldu. Serinin bitmesinin ardından ana akım projelerden uzaklaşan oyuncu Charlie's Angels (2019) ile bir geri dönüş yapsa da film gişede başarısız oldu. Bir süre önce Kristen Stewart'ın, Matt Reeves'in yönettiği Batman serisinde Joker'i canlandırması için hayranlar tarafından sosyal medyada bir kampanya başlatıldı. Oyuncuysa bu kampanyaya olumlu cevap verdi ve fikri heyecan verici bulduğunu söyledi.