Victor Fries yani Mr. Freeze, uyarlamaların bir karakteri bir yandan dönüştürürken diğer yandan popülerleştirebileceğinin açık bir kanıtıydı. İlk defa 1959 yılında
Batman #121 sayısında okuyucuyla buluşan karakter Mr. Zero olarak adlandırılıyordu. Gizli kimliği ve geçmişi hakkında hiçbir bilgi olmayan karakterin ismi önce Batman dizisinde, 1966 yılında yer aldığı
''Instant Freeze'' bölümüyle, Mr. Freeze olarak yeniden adlandırıldı ardından 1968'de çizgi romanlarda da aynı isim benimsendi. 1992 yılında Batman: The Animated Series animasyon dizisinde
''Heart of Ice'' bölümüyle karaktere bir orijin hikayesi ve Mike Mignola'nın tasarımıyla yeni bir görünüm verildi.
Editörlerin genellikle sevmediği ve 1992'de Robin II: Joker's Wild! hikayesiyle ortadan kaldırdığı Mr. Freeze, hayranların yoğun talebi ve Kelly Jones'un kararlılığıyla animasyon dizide kendisi için yazılmış orijin benimsenerek yeni bir tasarımla çizgi roman sayfalarına yeniden taşındı. Bu çizgi romandaki tasarım Batman & Robin (1997) filmindeki Mr. Freeze tasarımına ilham verdi. Ancak uyarlamayla gelen popülerlik yine bir uyarlamayla son buldu ve Batman & Robin (1997) filminin başarısızlığı nedeniyle karakter tekrar geri plana itildi. Hayranlar her ne kadar karakteri yeni uyarlamalarda görmeyi istese de Mr. Freeze beyaz perdede kendisine bir daha yer bulamadı.
Liste Detayları: Listeye DC Comics Genişletilmiş Evreni (DCEU) ve Marvel Sinematik Evreni'nden (MCU) başrol oyuncuları eklenmedi. Ayrıca liste yaş sırasına göre düzenlendi.
10)Bryan Cranston
2013 yılında Batman v Superman: Dawn of Justice (2016) filmi için oyuncu seçimleri başladığında Lex Luthor rolü için Bryan Cranston'un adı uzun bir süre anıldıysa da, aslında Justice League (2017) için Komiser Gordon rolünün kendisine teklif edildiği ortaya çıktı. Daha öncesinde Batman: Year One (2011) animasyon filminde de Komiser Gordon'a sesiyle hayat veren oyuncu bu rolü yardımcı oyuncu olmak istemediği için reddetti. Verdiği röportajlarda hayranların kendisini Breaking Bad dizisindeki rolü nedeniyle Lex Luthor olarak görmek istediğini, Komiser Gordon yerine X-Men'in kötü karakteri Mr. Sinister'i oynamayı tercih edeceğini belirtti. Bunun dışında oyuncu 1990'lı yıllarda yayınlanan The Flash dizisinde yine bir kötü karakter olan Philip ''Mark'' Moses'ı canlandırdı ve Injustice 2 video oyununun fragmanında Ra's al Ghul'u seslendirdi.
9)Giancarlo Esposito
Her ne kadar oyunculuk kariyerinde uzun bir geçmişe sahip olsa da Breaking Bad dizisiyle dikkatleri üzerine çeken Giancarlo Esposito hem televizyonda hem de beyaz perdede pek çok çizgi roman karakterini canlandırdı. Oynadığı karakterler açısından geniş bir yelpazeye sahip olan oyuncu, izleyiciler tarafından genellikle kötü karakterlerle özdeşleştirildi ve beğenildi. Yakın zamanda yaptığı bir açıklamayla Mr. Freeze rolünü oynamak istediğini açıkça söyleyen oyuncu daha öncesinde Son of Batman (2014) animasyon filminde Ra's Al Ghul, Batman: Assault on Arkham (2014) animasyon filminde Black Spider ve Harley Quinn dizisinde Lex Luthor karakterlerine sesiyle hayat verdi.
8)Kevin Bacon
X-Men: The First Class (2011) filminde Bryan Cranston'un yerine son anda Sebastian Shaw rolüne seçilerek çizgi roman uyarlamalarına adım atan Kevin Bacon, bir süre önce verdiği bir röportajla bu role tekrar dönmek istediğini ve işlenen çoklu evren hikayeleriyle bunun mümkün olabileceğini söyledi. Kötü karakterleri oynamaktaki becerisiyle bilinen oyuncu, James Gunn'ın yönettiği süper kahraman komedisi Super (2010) filminde de kötü bir karakteri canlandırmıştı.
7)Jackie Earle Haley
Çocuk yaşlarda oyunculuğa başlayan, çizgi roman uyarlamalarına da 1970'li yıllarda yayınlanan Shazam! dizisiyle adım atan Jackie Earle Haley, yine DC Comics uyarlaması olan Human Target ve Preacher dizilerinde yer aldı ve bunların yanında Watchmen (2009) filmindeki Rorschach rolüyle hem izleyicilerden hem de eleştirmenlerden övgü aldı. Suicide Squad (2016) filminde Thinker rolü için görüşmeler gerçekleştirdiği söylentileri çıksa da karakter ve dolayısıyla oyuncu filmde yer almadı. Pek çok çizgi roman kötüsünü oynaması için hayranlarca sürekli önerilen oyuncu, yakın zaman önce kendisini yine Batman'in kötülerinden Mad Hatter rolünde görmek isteyen bir hayranına sosyal medyadan olumlu bir yanıt verdi.
6)Ralph Fiennes
Oyunculuk kariyerine Kraliyet Dramatik Sanatlar Akademisi'nde eğitim alarak tiyatroyla başlayan ve beyaz perdedeki ilk oyunculuk deneyimleriyle dikkatleri hızla üzerine çekmeyi başaran Ralph Fiennes, edebiyat ve sinema tarihinin en büyük kötü karakterlerinden Lord Voldemort'u canlandırarak küresel çapta ünlendi. Ayrıca The Lego Batman Movie (2017) ve The Lego Movie 2: The Second Part (2019) animasyon filmlerinde Batman'in uşağı Alfred Pennyworth'e sesiyle hayat veren oyuncu, 2017 yılında verdiği bir röportajda The Batman (2022) filminde yine aynı karakteri oynama isteğini de dile getirmişti.
5)Lars Mikkelsen
Sokak sanatçısı olmak için üniversite eğitimini yarıda bırakarak pantomim ve jonglörlük yapmaya başlayan Lars Mikkelsen, beş yıl boyunca gezici sanatçı olarak Avrupa'yı dolaştı ve sokak performansları sergiledi. Ardından aktör olmaya karar vererek 1991 yılında Kopenhag'daki Danimarka Ulusal Sahne Sanatları Okulu'na kaydoldu ve 1995 yılında buradan mezun oldu. 2012 yılından itibaren İngiliz ve Amerikan yapımlarında yer almaya başlayan oyuncu, önce Star Wars Rebels ve ardından Ahsoka dizilerinde Amiral Thrawn karakterini canlandırdı.
4)Lennie James
Kariyerine tiyatroyla başlamasının yanında oyun yazarlığıyla da öne çıkan ve yazdığı Trial and Error adlı oyunuyla 1983 yılında ''21 Yaş Altı En Önemli Oyun Yazarı'' ödülünü kazanan Lennie James, aynı zamanda 2000 yılında BAFTA'da ''En İyi Tekli Drama'' kategorisine aday gösterilen Storm Damage (2000) televizyon filminin senaryosunu yazdı. Yine bir çizgi roman uyarlaması olan The Walking Dead dizisinde Morgan Jones'u canlandıran oyuncu özellikle ''Clear'' bölümündeki performansıyla oldukça beğenildi ve Fear The Walking Dead dizisinde başrol olarak izleyici karşısına çıktı.
3)Stephen Merchant
Kariyerine komedyen olarak başlayan ve kısa süreliğine DJ'lik de yapan Stephen Merchant, yine kendisi gibi komedyen olan Ricky Gervais ile 1997 yılından itibaren birlikte çalışmaya başladı. İkilinin bölümlerini ortaklaşa yazdığı ve yönettiği The Office dizisi başta ilgi görmeyip sadece iki sezon sürse de, aynı isimle yayınlanan Amerikan uyarlaması tam dokuz sezon sürdü ve fazlasıyla beğenildi. Bunun yanında dizi Almanya, Fransa ve Kanada gibi ülkelerde de uyarlandı. Cemetery Junction (2010) filminde de ortak yazarlık ve yönetmenlik yapan ikilinin yolları 2013'ten sonra hayranlarının anlamlandıramadığı bir şekilde ayrılsa da Stephen Merchant izleyicilerce sevilen işler yapmaya devam etti. Logan (2017) filmindeki Caliban rolüyle çizgi roman uyarlamalarına oldukça ciddi bir giriş yapan Merchant, senaryosunu yazdığı ve yönettiği Fighting with My Family (2019) filmiyle de olumlu tepkiler aldı.
2)Michael Fassbender
İlk uzun metrajlı film çıkışını Zack Snyder'ın yönettiği çizgi roman uyarlaması 300 (2007) filmiyle yapan Michael Fassbender ardından festivallere damga vuran Hunger (2008) ile pek çok ödüle aday gösterildi ve birçoğunu kazandı. Quentin Tarantino'nun yönettiği Inglorious Basterds (2009) filmiyle kariyerinde hızla yükselişe geçen oyuncu çok geçmeden X-Men: First Class (2011) ile Magneto rolünü Ian McKellen'dan devraldı. X-Men: Dark Phoenix (2019) filmine kadar Magneto rolünü devam ettiren Fassbender, filmin olumsuz eleştiriler alması ve gişede başarısız olmasının ardından oyunculuğa dört yıllık bir ara verdi ve yine bir çizgi roman uyarlaması olan The Killer (2023) ile beyaz perdeye geri dönüş yaptı.
1)Gustaf Skarsgård
Çocukluğunda aldığı küçük rollerle oyunculuğa başlayan Gustaf Skarsgård, Stockholm Dramatik Sanatlar Akademisi'nde eğitim alarak yine Stockholm'de bulunan Kraliyet Drama Tiyatrosu'na katıldı. Vikings dizisindeki Floki rolüyle geniş çapta tanınır hale gelse de, babası Stellan Skarsgård ve kardeşi Bill Skarsgård'ın aksine çizgi roman uyarlamalarında henüz yer almayan oyuncu, Westworld ve Oppenheimer (2023) gibi popüler yapımlarda kısa rollere sahip oldu.